15.1 C
Bingöl
Salı, Haziran 3, 2025

Altının Işıltısında Saklı Karanlık Yüzü


Kulağa hoş gelir “altın” kelimesi. Kolumuzda, parmağımızda, vitrinlerde parlayan o sarı ışıltı, nice hikâyenin ve nice felaketin izini taşır. Gelin hep birlikte, bir altın madeninin bizden neler götürdüğünü, neler verdiğini konuşalım.

📜 Altının Doğuşu

Evrenin derinliklerinde, süpernova patlamaları ve nötron yıldızlarının çarpışmasıyla oluşan ağır elementlerden biridir altın. Yani aslında o değerli maden, Dünya’ya dışarıdan taşınmıştır. Milyonlarca yıl boyunca yerin derinliklerinde, magmanın kalbinde ve nehir yataklarında birikmiş; doğada ya serbest halde ya da kuvars damarlarının içinde bulunur.

⛏️ Madenciliğin Kanlı Serüveni

Altının peşinde önce jeologlar düşer yola. Uydu görüntüleri ve sondaj makineleriyle dağları, nehir yataklarını, meraları didik didik ederler. Bulunan cevher, iki yöntemle çıkarılır:

Açık ocak madenciliği: Dağlar, ormanlar, tarım arazileri yok edilir. 1 ton topraktan sadece birkaç gram altın çıkarılır.

Yer altı madenciliği: Tüneller açılır, dinamitle patlatmalar yapılır. Heyelanlar, sarsıntılar, su kaynaklarının kirlenmesi kaçınılmaz olur.

Hatırlayalım: Ilıç faciası, Romanya Baia Mare siyanür felaketi ve daha niceleri… Bu felaketlerin hepsi hâlâ hafızamızda tazeliğini koruyor. Bugün Ağrı’nın Diyadin ilçesi Karamolla köyünde çıkarılan ve Çıkarılacak olan altın da benzer tehlikeli bir tehdidi taşıyor. Murat Nehri’nin kaynaklarına yakın bu maden, sadece altını değil; cıva, arsenik, kurşun gibi ağır metallerle birlikte ölüm tehlikesi saçıyor. Zehir, kayayı deldiğinde aktifleşiyor; suya, toprağa, havaya karışıyor. Bir sızıntı ihtimali bile binlerce canlının, yüzlerce yıllık köyün, derelerin, dağların sonu olabilir.

🧪 Zehirli Kimyasal Süreç

Altın cevheri; siyanür, cıva, sülfürik asit gibi kimyasallarla işleniyor. Özellikle siyanür liçi yöntemi, altını çözerek ayrıştırıyor. Biraz siyanürlü su, nehir suyuna karıştığında nehir yatağını tümden öldürebilecek güçte.

Bu işlemlerde açığa çıkan zehirli atıklar açık havada biriktiriliyor. Yağmurla, rüzgârla, yeraltı sularıyla her yere yayılıyor. Sonuç: Kanser, sinir sistemi hastalıkları, doğum anomalileri, zorunlu göçler ve yok olan kadim köyler.

🌳 Doğaya ve İnsana Maliyeti

Madencilik sadece toprağı değil, hayatı da söküyor. Amazon’un derinliklerinde, Kongo’nun madenlerinde çocuk işçiler, kötü koşullarda, tehlikeli işlerde çalıştırılıyor. Çoğu iş cinayetlerinde can veriyor.
Ağrı Diyadin Karamolla köyü altın madeni de aynı tehlikeleri ve riskleri içinde barındırıyor.

Düşünün, tarihte hiçbir maden kaynağını dışarıya satan ülke refah içinde yaşamamıştır. Altın madeni işleten hiçbir ülke, siyasi ve ekonomik huzura erememiştir. Hep kan, hep gözyaşı, hep yıkım…

📈 Altının Psikolojisi ve Ekonomisi

Altın, insanda zenginlik, statü ve güç arzusunu körüklüyor. Kriz ve savaş dönemlerinde değeri artıyor. Mücevherde, yatırımda, uzay sanayisinde ve hatta tıp alanında kullanılıyor. Ama onun asıl değeri, finans sistemini ve psikolojimizi esir alması.

Dolar, petrol ve altına bağlı düzenin aslında bir avuç insanın kârı için milyonları sömürdüğünü unutmamak gerek. Altın, hırs ve açgözlülükle toplumu psikolojik bir bataklığa sürüklüyor.

📚 Tarihten Bir Ders

Bir zamanlar alüminyum, altından daha değerliydi. 1850’lerde Paris’te Napolyon, en önemli konuklarına alüminyum çatal bıçak sunarken, diğer misafirlerine altın tabak verirdi. Ne oldu? 1886’da elektroliz yöntemi keşfedildi; alüminyum bugün bira kutusunda…

Değer, insanın tanımladığı bir yanılsamadır. Bugün altın göz kamaştırıyor diye, onun uğruna ormanlar, sular, çocuklar, köyler feda edilebilir mi?

📌 Sonuç

Altının ışıltısı büyük bir karanlığı saklıyor. Birkaç gram altının bedeli; yüzlerce ağaç, milyonlarca litre temiz su, binlerce yıllık kültür ve nice can olabiliyor.

Belki de artık değer; toprağı delmeden, çocukları öldürmeden, nehirleri kirletmeden üretebildiğimiz şeylerde aranmalı.

Sonsuz tüketim değil, sınırlı yaşam…
Gösterişli takılar değil, sağlıklı toprak…
Altın değil, temiz su, temiz hava, yaşanabilir doğa…

Bu yazıyı okurken bile parmağınızdaki ya da vitrinlerdeki altının kimden, nereden, nasıl geldiğini bir kez daha düşünün.

İlginizi Çekebilir

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -

Son Haberler