Çewlik.net – Başak Demirtaş’a yönelik cinsiyetçi paylaşımıyla gündeme gelen avukat Osman Taşdemir’in şikayeti üzerine insan hakları savunucusu Aydın Aydoğan hakkında dava açıldı. İddianamede Aydoğan’ın “kişisel verileri hukuka aykırı yayma” suçlamasıyla cezalandırılması talep edilirken, mahkemeler dosyayı birbirine devrediyor. Aydoğan, “Bu dava açılmamalıydı, asıl mağdur bizleriz” diyerek hukuksuzluğa isyan etti.
18 Temmuz 2023’te İstanbul Barosu’na kayıtlı avukat Osman Taşdemir, sosyal medya hesabından Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş’a yönelik cinsiyetçi bir paylaşım yaptı.
Bu paylaşım, kamuoyunda büyük tepki çekerken, insan hakları savunucusu Aydın Aydoğan, 27 Temmuz 2023’te Taşdemir’in bu söylemine dikkat çekerek, “Osman Taşdemir isimli avukatın silahlı saldırıya uğrayıp ağır yaralı bir şekilde yoğun bakımda olduğu söyleniyor” şeklinde bir paylaşımda bulundu. Aydoğan’ın bu paylaşımı, Taşdemir’in şikayetiyle hukuki bir sürece dönüştü.
Osman Taşdemir’in Şikayeti ve İddianame
Osman Taşdemir, Aydoğan’ın paylaşımını gerekçe göstererek Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Taşdemir, Aydoğan’ı “tehdit”, “hakaret” ve “kişisel verileri hukuka aykırı yayma” suçlamalarıyla şikayet etti. Şikayette, Taşdemir’in ad, soyad ve baro sicil numarası gibi herkese açık bilgilerinin “hukuka aykırı” şekilde paylaşıldığı iddia edildi. Taşdemir, kendi cinsiyetçi paylaşımını ise “ironi” olarak savundu.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, şikayet üzerine hazırladığı iddianamede, Aydoğan’ın Taşdemir’e ait kişisel verileri hukuka aykırı olarak yaydığını öne sürdü. İddianamede, Aydoğan’ın “Kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak” suçundan cezalandırılması talep edildi. Ancak Aydoğan, bu iddianameyi “hukuk garabeti” olarak nitelendirdi ve bilgilerin zaten kamuya açık olduğunu vurguladı.
Mahkemeler Arasında Yetki Karmaşası
Dava süreci, mahkemeler arasında yetki tartışmalarıyla karmaşık bir hal aldı. Bakırköy Adliyesi 49’uncu Asliye Ceza Mahkemesi, dosyayı “yetkisizlik” kararıyla İstanbul Adliyesi 22’nci Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
Ancak bu mahkeme de aynı gerekçeyle dosyayı Bölge İdare Mahkemesi’ne devretti. Bölge İdare Mahkemesi, İstanbul Adliyesi’nin yetkili olduğuna hükmetti. Bunun üzerine dosya, Kartal’daki İstanbul Anadolu Adliyesi Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Şu anda dava, bu mahkemede görülmeye devam ediyor.
Aydoğan, mahkemelerin dosyayı birbirine devretmesini, iddianamenin hukuksuzluğuna bağladı. “Hiçbir mahkeme bu yetkiyi almak istemiyor çünkü ortada hukuksuz bir iddianame var,” diyen Aydoğan, sürecin hukuki değil, siyasi saiklerle ilerlediğini savundu.
Aydın Aydoğan: “Asıl Mağdur Bizleriz”
Aydın Aydoğan, dava sürecine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Taşdemir’in cinsiyetçi paylaşımının esas sorgulanması gerektiğini belirten Aydoğan, “Bir kadına böyle cinsiyetçi yaklaşan bir insandan hesap soracaklarına, bizlere dava açılıyor. Bu hukuksuzluğun geldiği noktadır,” dedi.
Aydoğan, kendi paylaşımının Taşdemir’in canından endişe duyduğunu ifade etmek için yapıldığını ve herhangi bir suç unsuru taşımadığını vurguladı.
Aydoğan, avukatlara ait bilgilerin kamuya açık olduğunu ve Taşdemir’in bu bilgilerini gizleme gereği duymadığını belirtti. “Bu dava hiç açılmamalıydı. Asıl müşteki bizleriz, mağdur olan tarafız,” diyerek adalet sistemine eleştiriler yöneltti.
Anayasa Mahkemesi ve Hukuksuzluk İddiaları
Aydoğan, geçmişte gözaltına alınmasıyla ilgili Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) “hak ihlali ve işkence” kararı verdiğini, ancak bu kararın uygulanmadığını ifade etti. Dosyanın 2 yıl Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nda bekletildiğini ve sonunda “kovuşturmaya yer yok” kararı verildiğini belirten Aydoğan, dosyayı tekrar AYM’ye taşıdıklarını söyledi.
“AYM’ye ‘Sizin kararlarınızı tanımıyorlar’ dedik. Savcılara AYM kararlarını işlettiremiyoruz,” diyerek Türkiye’deki hukuk sisteminin 2016 sonrası dönemde kötüye gittiğini savundu.
Aydoğan, Taşdemir’in cinsiyetçi söylemlerine karşı hesap sorulması gerektiğini vurgularken, “Bir adam çıkıyor, bir şey söylüyor ve bir dakikada soruşturma başlatılıyor. Ülkenin geldiği nokta bu,” diyerek adalet sistemindeki çifte standarda dikkat çekti.
Osman Taşdemir’e Soruşturma Talebi
Başak Demirtaş’a yönelik cinsiyetçi paylaşımı nedeniyle Osman Taşdemir hakkında da idari soruşturma başlatılması talep edildi. İstanbul Barosu’na yapılan şikayette, Taşdemir’in “tehdit”, “taciz” ve “hakaret” suçlarından soruşturulması istendi. Ancak bu süreç, Aydoğan’a açılan dava kadar hızlı ilerlemedi.
Türkiye’de Hukuk Sistemi ve 2016 Sonrası
Aydoğan’ın açıklamaları, Türkiye’de 2016 sonrası hukuk sistemine dair ciddi eleştirileri gündeme getirdi. Özellikle AYM kararlarının uygulanmaması, savcılıkların hızlı soruşturma başlatma eğilimi ve mahkemeler arasındaki yetki karmaşası, adalet sisteminin güvenilirliğine gölge düşürüyor. Aydoğan, “Türkiye’de hukuk 2016’dan sonra çok kötü bir yere geldi,” diyerek bu dönemin hukuki sorunlarına dikkat çekti. (MA)




