Çewlik Özel – Bingöl Üniversitesi öğrencileri 27 Eylül 2024’te kaybolan ve 18 gün sonra Van Gölü kıyısında cansız bedeni bulunan 21 yaşındaki Rojin Kabaiş’in ölümüyle ilgili adalet taleplerini dile getirmek üzere bugün (21 Ekim 2025) kampüste eylem yaptı.
Onlarca üniversitelinin katıldığı yürüyüş, Recep Tayyip Erdoğan Kongre Merkezi önünden başlayarak Merkezi Kafeterya önüne kadar sürdü.

Katılımcılar, “Rojin için adalet”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” ve “Rojin’e ne oldu?” sloganlarıyla seslerini yükseltti.
Rojin Kabaiş’in ölümü, Türkiye genelinde kadın cinayetleri ve şüpheli ölümler tartışmalarını alevlendirmişti.
Adli Tıp Kurumu raporuna göre suda boğulma sonucu hayatını kaybeden Kabaiş’in cesedinde iki erkeğe ait DNA izleri tespit edilmiş, ancak aile “intihar” iddialarını reddederek cinayet şüphesini dile getirmişti.

Soruşturma, aile talebiyle DNA örneklerinin araştırılmasına odaklanırken, olay ülke çapında yankı buldu.
Ailesi, “Rojin garibandı, üstünü kapatmaya çalıştılar” diyerek ihmallere dikkat çekmişti.

Rojin’in Günlüğünden Bir Sayfa: “Allah Varsa Adalet Vardır”
Öğrenciler, yürüyüş sırasında hep bir ağızdan “Rojin için adalet” çağrısında bulundu.
Merkezi kafeterya önünde son bulan yürüyüşte, bir dakikalık saygı duruşuyla Kabaiş ve erkeklerin katlettiği kadınlar anıldı.
Ardından, Rojin’in kuzeni Pınar Karakaş, genç kadının günlüğünden duygusal bir sayfa okudu.

Günlükte şu satırlar yer alıyordu:
“Sayısalcı mısın, sözelci misin diye soruyorlar. Yok yaa… Ben ‘duygusalcı’yım. Her şeye alınıyorum.
Bazen bir kelebeğin ömrü kadar hayat…
Ne kırmaya gelir, ne kırılmaya.
Allah’tan iyi bir şey istediğinizde hemen gerçekleşmesini beklemeyin. Sabredin, çabalayın, çünkü bilin ki önce zorlu yolları aşmanız gerekecek.
Bugüne kadar çocuklar öldü, büyükler sustu. Öyle bir iki çocuktan değil, milyonlarca çocuktan bahsediyorum. Hepsi de haksız yere öldü, öldürüldü…
Beni sevmeleri için her şeyimi feda ettim. Ne gerek varmış ki? Yaz oraya: bundan sonra bu yolda yalnız olduğumu…
Elbet bir gün seni mutlu edecek insanlar çıkacak hayatına ve kurtulacaksın; seni sömüren o acımasız insanlardan. Allah varsa, adalet vardır.”
‘Her Sustuğumuzda Bir Rojin Daha Eksiliyor’

Etkinliğin kapanış konuşmasını yapan öğrenci Elif Butasım, Kabaiş’in ölümünü “bu ülkenin vicdanında yankılanan bir çığlık” olarak nitelendirdi:
“Rojin’in sessizliği, bu ülkenin vicdanında yankılanan bir çığlığa dönüştü. Bir genç kadın, umutlarıyla, gülüşüyle, hayalleriyle aramızdan ayrıldı. Ama biz susmayacağız; çünkü her sustuğumuzda bir Rojin daha eksiliyor bu dünyadan. Rojin’in hayalleri için, onun gibi susturulan tüm kadınlar için bu sessizliği bozup, karanlığı aydınlatacağız. Her ‘Rojin için adalet’ diyen ses, bu mücadelenin bir parçasıdır.”

Konuşmanın ardından, katılımcılar “Rojin Kabaiş’e ne oldu?” sorusunu bir kez daha yükselterek etkinliği sonlandırdı.
Öğrenciler, pankartlarını kafeterya önündeki bir alana bırakarak “Rojin için adalet” çağrısını yineledi.

‘Adalet Yoksa Vicdan Da Yok’
Eylemciler, Kabaiş’in soruşturmasının aydınlatılmasını ve benzer vakalarda hızlı adalet mekanizmalarının devreye girmesini talep etti.

Uzmanlar, olayın bir yıl sonra hâlâ cevapsız sorularla gündemde kalmasını, Türkiye’nin kadın ölümleriyle ilgili sistemik sorunlarına işaret olarak değerlendiriyor.
Kabaiş ailesi daha önce verdikleri demeçte, “Adalet yoksa vicdan da yok” demişti.










