Çewlik.net – Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), 6 Nisan Öldürülen Gazeteciler Günü dolayısıyla sosyal medya hesabından bir açıklama yayımladı. Gazetecilere yönelik katliamlara dikkat çekilen açıklamada, hakikat arayışında öldürülen gazetecilerin mirasının yaşatılacağı vurgulandı.
6 Nisan Öldürülen Gazeteciler Günü’nün Tarihçesi
DFG’nin açıklamasında, 6 Nisan’ın tarihsel önemine değinildi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), 1996 yılında gazeteci Hasan Fehmi Bey’in 6 Nisan 1909’da suikastla katledildiği günü “Basın Şehitleri Günü” olarak ilan etmişti. 2005 yılında ise bu gün, “Öldürülen Gazeteciler Günü” olarak değiştirildi. Bu tarih, Türkiye’de basın özgürlüğüne yönelik saldırıların ve gazetecilere yönelik katliamların sembolik bir anma günü haline geldi.
Kürdistan’da Gazetecilere Yönelik Katliamlar
DFG, açıklamasında özellikle Kürdistan coğrafyasında hakikati açığa çıkaran gazetecilerin hedef alındığını belirtti. Türkiye’nin, Irak Federe Kürdistan Bölgesi ile Kuzey ve Doğu Suriye kentlerine yönelik saldırılarında son beş yılda 15 gazetecinin katledildiği ifade edildi. Açıklamada, “O günden bugüne özellikle Kürdistan’da gerçekleri açığa çıkartan gazeteciler hedef alınarak katledildi. Türkiye’nin, Irak Federe Kürdistan Bölgesi ile Kuzey ve Doğu Suriye kentlerine dönük saldırılarında son beş yılda 15 gazeteci katledildi” denildi.
Katledilen Gazeteciler ve Hakikat Mücadelesi
Açıklamada, katledilen bazı gazetecilerin isimlerine yer verilerek, bu cinayetlerin demokratikleşme sürecine birer saldırı olduğu vurgulandı:
- Musa Anter (Apê Musa): 1992 yılında Diyarbakır’da JİTEM tarafından katledildi.
- Hrant Dink: 2007 yılında İstanbul’da Agos gazetesi önünde öldürüldü.
- Metin Göktepe: 1996 yılında polis şiddetiyle katledildi.
- Abdi İpekçi: 1979 yılında Milliyet gazetesi genel yayın yönetmeniyken suikasta kurban gitti.
- Nagehan Akarsel: 2022 yılında Süleymaniye’de öldürüldü.
- Nazım Daştan ve Cihan Bilgin: 19 Aralık 2024’te Rojava’da hava saldırısında katledildi.
- Gulistan Tara ve Aziz Köylüoğlu: Kürdistan’da gazetecilik faaliyetleri sırasında öldürüldü.
DFG, “Apê Musa, Hrant Dink, Metin Göktepe, Abdi İpekçi, Nagehan Akarsel, Nazım Daştan, Cihan Bilgin, Gulistan Tara, Aziz Köylüoğlu’nun aralarında bulunduğu onlarca gazeteci, gerçeklerden rahatsız olan güç odakları tarafından katledildi. Her bir katliam, bu toprakların demokratikleşmesine yönelik saldırı niteliğindedir” ifadelerine yer verdi.
“Hakikat Öldürülemez, Kalemler Yerde Kalmaz”
DFG, katledilen gazetecilerin hakikat arayışının susturulamayacağını vurguladı: “Onların katledilmesiyle hakikat öldürülmek istense de bıraktıkları miras ve fikirleri hep yaşayacak. Bizler de katledilen gazetecilerin izinde yürüyeceğiz, kalemlerini yerde bırakmayacağız.” Bu sözler, gazetecilerin hakikat mücadelesinin devam edeceğine dair güçlü bir mesaj olarak öne çıktı.
Türkiye’de Gazetecilere Yönelik Baskılar
DFG’nin açıklaması, Türkiye’de gazetecilere yönelik baskıların tarihsel bir perspektifini de ortaya koydu. Özellikle Kürdistan coğrafyasında çalışan gazeteciler, yıllardır hem devlet güçleri hem de karanlık odaklar tarafından hedef alınıyor. Committee to Protect Journalists (CPJ) verilerine göre, Türkiye, 2023 itibarıyla dünyada en çok gazeteci hapseden ülkelerden biriydi. 2023’te 28 Nisan’da Diyarbakır’da 10 gazeteci, PKK ile bağlantılı oldukları iddiasıyla gözaltına alınmış, beşi tutuklanmıştı. Bu olaylar, basın özgürlüğüne yönelik sistematik baskıların bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.