SİVAS – Sivas’ın Zara ilçesine bağlı Bolucan köyünde kömür ocağı genişletme projesi, bölge halkı ve yaşam savunucularının tepkisini çekti. “Köylerimiz yok edilmesin” çağrısı yapan yöre halkı, Hemgrup adlı şirketin maden sahasını genişletme planlarına karşı bir araya geldi. Doğal yaşamı, kültürel mirası ve geleceği tehdit eden bu projeye karşı düzenlenen eylemde, “Yaşam alanında madene hayır” ve “Yaylamıza, arımıza dokunma” sloganları yankılandı.
Bolucan Köyünde Kömür Ocağı Genişletmesine Karşı Eylem
Bolucan köyünde toplanan halk, kömür ocağı genişletme projesine yönelik bilirkişi keşfi sırasında eylem düzenledi. Ellerinde “Doğama, suyuma, toprağıma dokunma”, “Madene hayır” yazılı pankartlar taşıyan köylüler, şirketin faaliyetlerine tepki gösterdi. Hemgrup şirketinin, Sivas’ta kömür üretimini artırmak için maden sahasını genişletmek istediği belirtilirken, halk kaçak kömür yıkama sahası ve dinamitle patlatma iddialarıyla şirketi suçladı.
Zara Dernekler Federasyonu Zara Maden Faaliyetlerini Durdurma Komisyonu, yaptığı açıklamada, madencilik faaliyetlerinin bölge köylerini tehdit ettiğini vurguladı. Bolucan, Söğütözü, Yanık ve Dipsizgöl köylerinin maden ocakları ve selestit madeni projeleriyle büyük bir risk altında olduğu belirtildi.
Köyler Parçalanma Tehlikesiyle Karşı Karşıya
Federasyonun açıklamasında, Zara’nın köylerinin madencilik faaliyetleri adı altında parsellendiği ve kâr hırsına kurban edildiği ifade edildi. Açıklamada şu çarpıcı sorular yer aldı:
- Temiz hava, temiz su ve doğal yaşam, bir şirketin kâr hırsına feda edilebilir mi?
- Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu neden ‘gerek yok’ kararıyla geçiştirildi?
- Yöre halkı bu karardan haberdar edildi mi?
Açıklamada, maden faaliyetlerinin yaratacağı tahribatlar da sıralandı:
- Yayla kültürü yok olacak.
- Arıcılık faaliyetleri sona erecek.
- Tarım ve hayvancılık büyük darbe alacak.
- Endemik bitkiler ve nesli tükenmekte olan canlılar (Arap tavşanı, vaşak gibi) zarar görecek.
- Su kaynakları kirlenecek ve kuruyacak.
Bölge Halkından Yetkililere Çağrı: “Doğamızı Koruyun!”
Bölge halkı ve yaşam savunucuları, yetkililere seslenerek projenin derhal durdurulmasını talep etti. Ayrıca, bölgenin doğal ve kültürel sit alanı ilan edilmesi gerektiği vurgulandı. Açıklamada, “En büyük zenginlik yer altında değil, insan hayatındadır” mesajı öne çıktı.
Halk, maden faaliyetlerinin sadece çevreye değil, aynı zamanda bölgenin kültürel mirasına ve ekonomik geçim kaynaklarına da zarar vereceğini ifade etti. Zara’nın doğal güzellikleri ve endemik türleri, maden projeleri nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.