Kobanê Davası’nda ilk tepkiler: ‘Yargılanması gereken IŞİD’le pazarlık yapanlardır’

    DEM Parti: Demokratik siyasete darbe vuranlar şunu bilsin ki kumpaslarınızı çökerteceğiz, bizler kazanacağız, halklar kazanacak!

    DEM Parti: Demokratik siyasete

    Çewlik.net – IŞİD’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014’te gerçekleştirilen eylemlere karşı açılan davada kararlar çıktı. Açıklanan cezalar siyasiler, hukukçular, gazeteciler, akademisyenler, hak savunucuları başta olmak üzere toplumun her kesiminden tepkiyle karşılandı. İşte o tepkilerden bazılar:

    🔸Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti): Kobanî Kumpas Davasında rehin tutulan arkadaşlarımıza verilen cezalar bizleri yıldıramaz. Demokratik siyasete darbe vuranlar şunu bilsin ki kumpaslarınızı çökerteceğiz, bizler kazanacağız, halklar kazanacak!

    🔸DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları: Arkadaşlarımız yaptığı savunma, IŞİD gibi katil, halk düşmanı, insanlık düşmanı olan ve Ortadoğu’ya felaket yaymak isteyen IŞİD’in yanında bir karar alınmıştır. Sabah söymeşitik, bu karar ya halklardan, demokrasiden yana olacak ya da IŞİD ve faşizmin yanında olacaktır. Bu karar bir kez daha kendilerinin IŞİD’in ve faşizmin yanında olduklarını bize göstermişlerdir. Biz bu kararı yok hükmünde sayıyoruz.

    🔸DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan: Türkiye hukuk, yargı tarihine yine bir kara leke sürüldü. Çetelerin, mafyaların güpegündüz kent meydanlarında çakarlı araçlarla insanları katledenlerin serbest bırakıldığı, Kürtleri asit kuyularında katleden binlerce faili meçhul cinayet işleyen JİTAM davalarının aklandığı süreçte Kürt ve devrimci siyaseti bugün cezalandırıldı. Biz bu cezaları tanımıyoruz, biz bu kararı tanımıyoruz. Selahattinler, Figenler, Kobanê kumpas davasında yargılananlar Kürtlerin, Türklerin, emekçilerin, kadınların, gençlerin gönlünde beraat etmişlerdir, özgürlerdir.

    🔸DEM Parti Bingöl Milletvekili Ömer Faruk Hülakü: Bu hukuksuz kararı tanımıyoruz! AKP yargısının komplo ve kumpaslarla şekillendirdiği bu hükümlerin halklar arasında hiçbir meşruiyeti yoktur. Yoldaşlarımızla dayanışma içinde olup, birlikte mücadelemizi sürdüreceğiz!

    🔸Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk: Biz bir vahşet örgütüne karşı düşüncelerimizi ifade ettiğimiz için böyle bir dava açıldı. Aslında bu, bir kesimin toplumsal barışı bozmaya yönelik bir kararıdır. Bu mahkemenin verdiği bir karar değil, siyasilerin verdiği bir karardır. Üzüntülerimiz cezalara için değil, bu ülkenin toplumsal barışa ihtiyaca var. Bizler senelerce halkların ortaklaştığı bir sürecin arayışı içerisindeydik, bizim mücadelemiz bu. Ama maalesef bazı kesimler ötekileştirme siyasetini sürdürme anlayışıyla hareket ediyor. Bunu aslında demokratik geleceğe, halkların kardeşliğine vurulan bir darbe olarak değerlendirmek lazım. Bizim Kobanê olaylarında devlete karşı bir şeyimiz yok, IŞİD’e karşı tepkimiz olmuştu. Elimizden geldiğince bu ülkenin barışı için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu sürecin nasıl yürüyeceğini tahmin ediyorduk. Bir kesimin harekete geçtiğini ve bu normalleşme sürecini baltalamaya çalıştığını görüyoruz.

    🔸CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu: Bu davanın kendisi siyasi bir davadır. Siyasi kan davasıdır. AKP’nin kendi siyasi gündemine ve siyasi ihtiyaçlarına göre başlatılmıştır, Şimdi de sonlandırılıyor. Adil bir karar bir yana, adil bir görüntünün bile ortaya çıkmasını istemediler.

    🔸DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder: Kobanî davasında yağdırılan cezalar, bu cezaya muhatap olan arkadaşlarımın hiçbiri tarafından hak edilmiş bir şey değil. Olan memleketin barış umuduna ve birlikte yaşam umuduna yöneliktir. Maalesef bütün uyarılarımıza rağmen AK Parti cenahı bunun farkına varmadı ama gün be gün ortaya çıkan şeylerle görüyoruz, bu da AK Parti’nin ilerideki yargılanmasının ön iddianamesidir. Çünkü çözüm sürecine ait tüm şeyler kreminilize edilmiştir. Cezanın konusu yapılmıştır. Zindandaki bütün arkadaşlarımı selamlıyorum.

    🔸DEM Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek: Burada yargılanması gerekenler, o gün IŞİD ile pazarlık yapan, Kürt halkına soykırımcı ve sömürgeci sistemi dayatanlardır. Bugün burada yargılanması gerekenler bizi yargılayamazlar. Yumuşama ve müzakere sürecinden bahsedenlere sesleniyoruz; bugün yargılanan arkadaşlarımızın dokunulmazlığını kaldıran sizlersiniz. Eğer gerçekten bir yumuşama olacaksa önce bu tarihsel vebalin altından kalkacaksınız. Siyaseti bu kumpas, soykırım alanından kurtarmak zorundayız. Türkiye’de gerçekten demokratik bir zemine ulaşmak istiyorsak; Kürt halkının özgürlük mücadelesini, statü talebini, Türkiye’deki emekçi halkların demokrasi talebini tanımadan yürüyemezsiniz. Gezi ve Kobanî kardeşliğini siyaseten savunamayan hiçbir akıl bu ülkede demokratik dönüşümü sağlayamaz.

    🔸CHP İstanbul Milletvekili Gökhan Günaydın : Kobani kumpas davası kararları, bir taraftan Türkiye’nin çağdaş hukuk devletinden ne denli uzaklaştığını diğer taraftan da AKP ve normalleşme sözcüklerinin birbirine mesafesini göstermesi bakımından tarihidir.

    🔸DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit: Kobanî Kumpas Davası kararları bu topraklarda verilen barış, adalet ve özgürlük mücadelesine darbedir. Aynı zamanda, 7 Haziran’ın ve 31 Mart’ın öcünü almak için intikam yemini edenlerin siyasi hırslarının sonucudur. Tutsak ettiğiniz arkadaşlarımız da, biz de barış, adalet ve özgürlük mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Kobanî düşmedi, IŞİD yenildi; siz düşecek, siz yenileceksiniz.

    🔸İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin: İstiklal Mahkemesi kararını okuyor. Bu devletin değişmesini beklemek boşuna bir çabadır. O değişmez ama bizim de mücadele azmimiz değişmez. Bekliyorduk zaten. O zaman bir kez daha #kobaneonurumuzdur

    🔸Akademisyen Ceren Sözeri : Ne Gültan Kışanak’ın tahliyesine, ne beraatlere sevinebiliyoruz, kapkara bir karar, ülkenin geleceğini kararttılar.

    🔸Gazeteci Fehim Işık: Kobanê Kumpas Davası’nın kararını “devlet” vermiştir. Davayı, AKP’ye rağmen MHP’nin tutumuyla sonuçlanmış gibi yorumlamak verilen cezalara ortak olan herkesi aklamaktır. “Anayasa’ya aykırı ama evet diyeceğiz” diyen Kılıçdaroğlu’nun da, yumuşama ile bu ceberrut iktidarı güle oynaya halka güzelleyen Özel’in de bu kararda payı vardır. Ama hepsinin de bilmesi gereken bir şey var ki bu kararlar sadece Kürtlerin yaşamına dokunmayacaktır. Bu kararla tam da Tülay Hatimoğulları’nın dediği gibi “IŞİD devletinin önü açıldı.” IŞİD devletinin önünü açanlar tarih önünde suçludurlar. (HABER MERKEZİ)