Narin Güran davasında ikinci gün

    Narin Güran cinayeti davası ikinci günde devam ediyor. Duruşma salonunda sinir krizi geçiren baba Arif Güran, hastaneye kaldırıldı.

    Narin Güran cinayeti davası

    Çewlik.net – Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de Eğertutmaz Deresi’nde cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın cinayet davası dün Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı.

    Dava ikinci gününde duruşma devam ediyor.

    Dünkü gergin duruşmada hakim karşısına çıkan 4 sanığın ardından bugün tanıkların ifadeleri alınıyor.

    Mahkemede tanık olarak ifade veren Baran Güran ve diğer aile üyeleri arasında sert tartışmalar yaşanırken, baba Arif Güran fenalaştı ve mahkeme salonundan çıkarıldıktan sonra hastaneye kaldırıldı.

    Duruşmanın ilk gününde, cezaevinden yoğun güvenlik önlemleri eşliğinde adliyeye getirilen sanıklar amca Salim Güran, anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve Narin’in cesedini taşıyan Nevzat Bahtiyar ifade verdi.

    Nevzat Bahtiyar, mahkemede verdiği ifadede, amca Salim Güran’ın kendisine, “Yüksel ile cinsel ilişkiye girerken Narin gördü, bu yüzden öldürdüm” dediğini söyledi.

    Bahtiyar, “Büyük ihtimal boğarak öldürdüler. Cesedi ahırdaki torbaya ben koydum. Amcası benden Narin’in cesedini parçalamamı istedi. Vicdanım el vermedi” ifadelerini kullandı.

    Narin Güran Davasında ikinci gün

    Duruşma, ikinci gününde tanık ağabey Baran Güran’ın ifadelerinin alınmasıyla başladı.

    Güran, “Nasıl böyle olduğunu, olayların nasıl böyle geliştiğini bilmiyorum. Olay günü Diyarbakır’daydım. Öğrenince önce köye gittim. Caminin önünde büyük bir kalabalık vardı. Sonra eve gittim, Narin yok dediler. Sonra 112’yi aradım” dedi.

    Mahkeme başkanı, “Aile kendi arasında gizli toplantılar yapmış, kameralar kurulmuş iddiası var. Ne diyorsun?” diye sordu. Güran, “Bu olaylarda bazen bakanlar falan geliyordu ziyarete. Batman’dan Diyarbakır’a misafirler geliyordu. O yüzden toplantı olmadı. Yani ben görmedim. Böyle gizli bir toplantı köyde yapılmazdı” dedi. Güran, kadınların kavga ettiği iddiasına dair, “Ben o sırada orada değildim” yanıtı verdi.

    Nahit Eren’den müdahale

    Baran Güran’ın ifadesinin ardından söz alan eski Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, “Salim Güran dün bana “Sen neyin peşindesin?” diye sordu. Biz Baranla birlikte ATK’nin önündeydik. Baran’ın da benim peşimde olduğum şeyin peşinde olduğunu hissediyordum.

    Ben neyin peşindeyim, hayatın en güzel kokusuna sahip çocuğun soruşturmayı yürüten savcılarla, üç maske takarak hayatımızda şahit olmayacağımız bir kokuya şahit oldum. Ben bunu asla unutmayacağım.

    Bu çocuğun getirildiği duruma karşı adalet mücadelesi vereceğiz, hayatıma mal olsa da vereceğim. ATK’nin önündeydik, bu soruşturmayı yürüten üç savcımız var. Sana teşhis sana teşhis yaptıracaklardı.

    Ben o teşhise izin vermedim. ‘Bir ağabey bu şekilde görmesin, bu kokuyu almasın’ dedim. Sana göstermemelerinde çok ısrarcı oldum. Ama dışarıya gelen kokuyu sende alıyordun. O yüzden ben neyin peşindeyim? Buna sebep olanların peşindeyim” dedi.

    Baba Arif Güran fenalaştı

    Baba Arif Güran, Eren’e karşı “Allahsızlar benim kızımdan bahsetmeyin artık” ifadelerini kullandı. Bunun üzerine salonda gerginlik ve tartışma çıktı. Salondaki tanıklardan bazıları, Arif Güran’a “Yeter artık doğruları konuşun. Narin’e ne yaptınız onu söyleyin yeter artık yahu” şeklinde tepki gösterdi.

    Arif Güran ‘kızım katledilmiş sen ne diyorsun’ diye haykırdı. Baba Arif Güran davada ağlayarak fenalaştı ve “Beni öldürün” diye bağırdı. Bu gerginlik sorasında Arif Güran sinir krizi geçirdi. Salondan çıkarılan Arif Güran’a, mahkeme önünde bekleyen ambulansta ilk müdahale yapıldı. Ekipler Arif Güran’ı daha sonra hastaneye götürdüler.

    Baro avukatları, Baran Güran’a “Sence kardeşine ne oldu?” diye sordu. Baran Güran, “Kız kardeşim tepeye çıkmadan önce (Nevzat Bahtiyar’a dönerek) bu köpek tarafından kaçırıldı” dedi. Güran, “Neden yapmıştır?” sorusuna, “Cevap vermek istemiyorum” diye yanıt verdi.

    Mahkeme başkanı müdahale etti

    Yaşanan gerginlik üzerine mahkeme başkanı, aile üyelerini sakinleştirmek için yanlarına gitti ve duruşmanın düzenini sağlamak amacıyla avukatlara uyarılarda bulundu. Başkan, soruların doğrudan sorulmasını, aksi takdirde müdahale edeceğini belirtti.

    Baran Güran’dan Nahit Eren’e tepki: Nereye çekiyorsun?

    Yaşanan gerginliklerin ardından devam eden duruşmada, Nahit Eren, “Sana ‘Narin nereye defnedilecek, farklı bir yere defnedelim’ dedim. Sen bana ne dedin?” diye sordu. Baran Güran ise “Ne olursa olsun kendi köyüne gömülsün ama…” şeklinde yanıt verdi. Eren, “Ben sana hatırlatayım; ‘Bu konuda benim ve babamın dışında kimsenin söz hakkı yoktur’ demedin mi?” diye sorduğunda, Baran “Demedin mi?” sorusunu doğruladı ve “Nereye çekiyorsun beni?” diyerek tepki gösterdi.

    Mahkeme başkanı itirazları haklı buldu

    Baran Güran, 7 saat adli tıpta beklettiklerini belirterek, yaralı bir ağabey olarak babasının karar vermesini istediğini söyledi. Nahit Eren, “Kim öldürdüyse ceza alsın dedin. Ailem de olsa Nevzat da olsa ceza alsın dedin. Sen de bana bunun için vekalet verdin.” dedi. Bu noktada sanık avukatları, vekalet ilişkisinin gizli olduğunu belirterek itiraz etti ve mahkeme başkanı da bu itirazı haklı bularak Baran’ın cevap vermemesini sağladı.

    Kamera görüntüleri ve aile ilişkileri

    Avukat, cezaevindeki kardeşi Enes ile yapılan kamera görüntülerini sordu. Baran Güran, görüntülerin nasıl yayıldığını bilmediğini belirterek, “Kardeşime dik dur dedim, moral vermek için. Cezaevinde olduğu için sahipsiz mi bırakalım?” dedi.

    Bakanlık avukatı da sorguladı

    Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da Baran’a sorular yöneltti:

    Avukat: “Sence ne oldu?”

    Baran: “Biz kardeşimin kaçırıldığını düşündük.”

    Avukat: “19 gün kardeşin aranıyor. Aileniz yanlış yönlendiriyor, ne diyorsunuz?”

    Baran: “Benim ailem karakol görmemiştir, o yüzden yanlış ifade vermiş olabilirler.”

    Avukat: “Enes madde kullanıyor mu, şiddet uygular mı?”

    Baran: “Kesinlikle öyle bir şey yok.”

    Avukat: “Kolunu ısırdı.”

    Baran: “Ben de kolumu duvara vurdum, bundan haberiniz var mı? Normal bir durum bu.”

    Avukat: “Nevzat ile ilgili siz ne düşünüyorsunuz? Mesela ailenle dost mu?”

    Baran: “Uzun zamandır konuşmuyoruz, onu biliyorduk.”

    Sanık avukatlarının sorgusu
    Sanık avukatları da Baran Güran’a sorular sordu:

    Avukat: “Nevzat, Narin dışında başka çocuğa para verdi mi?”

    Baran: “Vermemiş. Yaşıt çocuklara sorduk, sadece Narin’e para vermiş.”

    Avukat: “Sence Nevzat, babanla tartışması sonucu bu cinayeti işlemiş olabilir mi?”

    Baran: “Olabilir. Nevzat çok soğukkanlı, 50 cinayet işlemiş gibi.”

    Mahkeme başkanı, Baran’a “Nevzat para verdi dedin. Neden şüphelenmedin o sırada?” diye sorduğunda, Baran “Normal olabilir.” yanıtını verdi. Başkan, “Sen ‘soğukkanlı, cinayet işlemiş gibi’ dediğin için söylüyorum.” dediğinde ise Baran, “İnsan ilk kez cinayet işlemişse korkar ama o babamın yanına geldi, o derece soğukkanlıydı.” şeklinde konuştu.

    Aile içi ilişki iddiaları

    Salim Güran’ın avukatı da Baran’a sorular yöneltti:

    Avukat: “Ali Rıza Güran, Bahtiyar ailesine para teklif etti mi?”

    Baran: “Asla, asla.”

    Avukat: “Salim Güran nasıldı?”

    Baran: “Amcam sürekli jandarmanın yanında arama yapıyordu.”

    Avukat: “Salim Güran yeğenlerini döver mi?”

    Baran: “Asla, hiç dövmez.”

    Avukat: “Amcan ile annen arasında ilişki olduğu iddia ediliyor. Enes görse ne yapardı?”

    Baran: “Kafasına sıkardı.”

    Baran Güran’ın sorgusu bu ifadelerin ardından tamamlandı.

    Osman Güran tanık kürsüsünde

    Narin’in amcasının oğlu Osman Güran tanık olarak ifade verdi. Mahkeme Başkanı, Osman’a Narin’in kaybolduğu günü nasıl öğrendiğini sordu. Osman, “Ben fabrikada çalışıyordum, Narin kaybolduğu söylendi. Merkezde oturuyorum, olay yerine gittiğimde kardeşim Enes’i gördüm,” yanıtını verdi.

    Bulunan terlik üzerine sorular

    Ertesi gün yapılan aramalarda Narin’in bir terliği bulundu. Osman, terliğin kardeşi Muhammet tarafından köy yolunun üstünde bulunup arabaya alındığını ve kendisinin de Baran’a fotoğrafını gönderdiğini anlattı. Mahkeme Başkanı, terliğin bulunup haber verilmemesinin ilginç olduğunu belirtti. Osman, “Bilmiyorum, öyle dedi. Muhammet buldu deyince oraya gittik,” dedi.

    Savcının sorgulaması ve kötü muamele iddiaları

    Savcı, Osman’ın 6 kez geçtiği yolda terliği görmemesini sorguladı. Osman, “Görmedim. Muhammet öyle bulmuş,” diyerek cevap verdi. Ayrıca, annesinin kadınlar arasında yaşanan kavgada Yüksel’i suçladığı bilgisine Osman, “Bilmiyorum,” diye yanıt verdi. Sanık avukatlar tarafından, kolluk kuvvetlerinden kötü muamele görüp görmediği sorulan Osman, “Düz duvara tutup zor kullanma ve tırnakların çekilmesi gibi muamele gördük,” ifadesini kullandı.

    Hakimin, şikayetçi olmama nedenini sorduğunda, Osman “Biz Narin’in katilinin bulunmasını istiyorduk,” şeklinde cevapladı.

    Soruların ardından Osman Güran’ın ifadesi sona erdi.

    Narin’in kuzeni tutuklu sanık Muhammet Kaya: Arama çalışmalarına ailecek katıldık

    Tutuklu sanıklardan Muhammet Kaya tanık olarak ifade verdi. Muhammet Kaya, olay günü sabah saatlerinde davetiye dağıttığını ve akşam saat 8’de Devran Güran’ın Narin’in kaybolduğunu haber verdiğini belirtti. Ardından ailecek arama çalışmalarına katıldıklarını aktardı.

    Terlik bulunması olayı

    Duruşmada, Narin’in terliğinin bulunması meselesi detaylıca ele alındı. Muhammet Kaya, süt almaya gittiği sırada terliği gördüğünü, ancak es geçtiğini; dönüşte terliği tekrar gördüğünde almayı düşündüğünü ifade etti. Hakim, “Oradan yüzlerce kişi geçti, kimse görmedi de sen nasıl gördün? Acaba sana başka biri söylemiş olabilir mi?” diye sordu. Muhammet, terliği aldıktan sonra eve geçtiğini, daha sonra birlikte bindikleri araçta Osman’ın terliği fark ettiğini ve Baran’a fotoğrafını atmaları gerektiğini belirttiğini aktardı.

    Hakimden Kaya’ya: Terliği neden herkese göstermedin?

    Hakim, terliği unutmanın ilginç olduğunu belirterek, “Belki o yüzden tutuklusun. Neden herkese göstermedin?” diye sordu. Muhammet, olayın panikle unutulduğunu, Yüksel’in terliği gösterdiğinde kendisinin de “Olabilir” dediğini ancak sonradan terliğin numarasının farklı olduğunu fark ettiklerini söyledi.

    Darp iddiaları ve savcının soruları

    Savcı, Salim Güran’ın Muhammet’i bilmediği biriyle 22’sinde bir yere gönderdiğini sordu. Muhammet, nereye gönderildiğini bilmediğini, belki amcasının istihbarattan biriyle göndermiş olabileceğini belirtti. Muhammet Kaya ayrıca, gözaltında olduğu sırada 9 saat boyunca darbedildiğini, jandarmanın kendisine “katil” dediğini iddia etti.

    Yenge Maşallah Güran kürsüde

    Tutuklu sanıklardan Maşallah Güran tanık olarak ifade verdi. Duruşmada, Mahkeme Başkanı tarafından Narin’in kaybolma günüyle ilgili detaylı sorular soruldu.

    Evin konumu ve olay günü yaşananlar

    Maşallah Güran, kendilerinin köyde, tepenin altında oturduklarını, ancak Arif Güran’ın evini göremediklerini ifade etti. Olay günü Narin’in kaybolduğu haberini aldıklarında, Yüksel Güran’ın önce kendilerine geldiğini ve Narin’i sorduğunu belirtti.

    “Herhangi bir şey görmedim ve duymadım”

    Hakim, o gün evde veya çevresinde herhangi bir hareketlilik olup olmadığını sorduğunda, Maşallah Güran herhangi bir şey görmediğini veya duymadığını ifade etti. Ayrıca, Narin’in kaybolduğu gün kadınlar arasında çıkan kavganın sebebi olarak, Hülya komutanın Yüksel’e başsağlığı dilemesi ve Yüksel’in “Bana söz vermiştin hani benim Narin’im” demesi olduğunu aktardı.

    Yanlış zaman bilgisi ve diğer iddialar

    Hakim, Maşallah Güran’a, Narin’in saatini yanlış söylemiş olabileceğini öne sürdü. Maşallah, Mina’nın 17:40’ta geldiğini ve onu Narin sandığını, sürekli Narin’i düşündüğünü söyledi. Ayrıca, o gün Salim Güran’ın eve gelip, amcası Hüseyin Güran’ın elini öptüğünü ifade etti.

    Hakim, Salim, Yüksel ve Enes Güran’ın Narin’i öldürmüş olabileceği ihtimalini sorduğunda, Maşallah Güran, onların Narin’e bir fiske bile vurmayacaklarını belirtti. Duruşma sırasında, Enes Güran yengesine, Narin kaybolduğunda arama sırasında tepede kendisini görüp görmediğini sordu, Maşallah Güran ise görmediğini ifade etti.

    Duruşma salonundaki gergin anlar

    Salim Güran’ın sesini yükselterek “Bize iftira atanların Allah belasını versin” demesi üzerine, Maşallah Güran “bin kere bin kere” diyerek destek verdi. Bu ifadeler salon içinde gergin anların yaşanmasına neden oldu.

    Avukat, Maşallah Güran’a şu soruları yöneltti:

    Avukat: “Arif ile Nevzat arasında bir araç yüzünden gerilim olmuş. Daha sonra Nevzat Bahtiyar’ın eşi Gazal Bahtiyar, ‘Hakkımı helal etmiyorum, parayı verdik zor durumda kaldık’ demiş. Bu konuda bilginiz var mı?”

    Maşallah Güran: “Benim evimde böyle bir şey olmadı.”

    Avukat, Narin’in kaybolmasının ardından Gazal Bahtiyar’ın “Biz buralardan gideceğiz” dediğini iddia etti. Maşallah Güran ise bu iddiayı reddederek, böyle bir şey duymadığını belirtti.

    Rüya ve yangın iddiası

    Maşallah Güran ifadesine devam ederek şunları söyledi:

    “Yangın çıkmadan önceki gün Yüksel’in evindeydik. Yüksel ağladı, ona sigara verdim. ‘Rüya gördüm, köy yanıyordu’ dedi. Ertesi gün köy yandı. Böyle bir şey olabilir mi?”

    Bu noktada Mahkeme Başkanı araya girerek, “Olur, olur, rüyalar âlemi diye bir şey var” dedi.

    Tanıkların dinlenmesine devam ediliyor

    Duruşmada şimdiye kadar 26 tanıktan 5’i dinlendi. Kalan 21 tanık arasında Narin’in arkadaşları ve yaşıtları olan çocuklar da bulunuyor. Tanık çocuklar, SEGBİS sistemi üzerinden uzaktan bağlantıyla duruşmaya katılıyorlar.

    Eren Güran’ın ifadesinin alınması iptal edildi

    Mahkeme, Narin’in 6 yaşındaki kardeşi Eren Güran’ın ifadesinin alınmasını iptal etti. Duruşma sırasında pedagog eşliğinde dinlenen çocuk tanık M.E.G.’ye sorular yöneltilirken, küçük Eren’in ağlayıp bağırması üzerine mahkeme başkanı, “Eren’i dışarı alın” talimatını verdi. Sanık avukatlarının hassasiyet talebi üzerine mahkeme başkanı, iki çocuğun da ifadesinin alınmamasına karar verdi.

    Mahkeme başkanından bakanlık avukatına sert tepki

    Bu karara Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı itiraz ederek, “Çocuğun dinlenmesi gerekiyor” dedi. Mahkeme başkanı ise ses tonunu yükselterek, “Size bunu izah etmekten utanıyorum” ifadesini kullandı. Yaşanan gerginliğin ardından Narin’in ağabeyi Baran Güran duruşma salonuna geri çağrıldı ve mahkeme başkanı, “Baran, kardeşlerinin yanına git” diyerek ortamın sakinleşmesini sağladı.

    Çocukların sorgusu

    Gazeteci Ardıl Batmaz’ın aktarımına göre sonrasında çocuk G.G.’nin sorgusuna geçildi.

    Mahkeme Başkanı: Tanıklıktan çekilme hakkına sahipsin çünkü dosyada baban sanık olarak yargılanıyor.

    G.G.: İfade vermek istiyorum. Tam olarak hatırlamıyorum ama 3:30 gibi babam tarlaya gitmek için çıktı ve eve gelmedi. Narin kaybolduktan sonra 8 gibi haberimiz oldu sonra babam geldi.

    Psikolog: Hiç telefonla konuştunuz mu?

    G.G.: Hayır

    Mahkeme Başkanı: Eve dışarıdan gelen oldu mu hiç?

    G.G.: Yok.

    Mahkeme Başkanı: Baz kayıtları var. Enes eve gelmiş, 6-7 dakika kalmış.

    G.G.: Hiç gelmedi.

    Mahkeme Başkanı: Nevzat ile babanın arası nasıldı?

    G.G.: İyiydi.

    Psikolog: Birlikte iyi vakit geçirirler miydi?

    G.G.: Geçirirlerdi.

    Mahkeme Başkanı: Babası ile Nevzatın arası kötü olsa baban söyler miydi?

    G.G.: Söylemezdi.

    Delil karartma iddiaları

    G.G.’nin sorgusu bitti, M.G.’nin sorgusuna geçildi. M.G., aynı zamanda delil karartma iddiası ile şüpheli.

    Mahkeme Başkanı: Narin ne zaman eve geldi?

    M.G.: Narin bizim eve geldi, ben büyük odada telefonla oynuyordum. Kapı çaldı, ablam açmış. Narin’in sesini duymadım. Annem, ‘kim geldi?’ diye sorunca Narin dedi ablam. Narin içeri girmedi. Kardeşlerimi sorup gitmiş. Saat 13.00-14.00 gibiydi.

    Mahkeme Başkanı: 5.40 diyordun önceden

    M.G.: Çünkü köydekiler 5’te, 6’da gördük diyordu. Biz de o saatte diyorduk. Kamera kaydı çıkınca 2 gibi olduğunu gördük.

    Mahkeme Başkanı; Yanlış beyan sebebi nedir? Telkin mi yanılma mı?

    M.G.: O gün Narin dışında birkaç çocuk daha gelince karışıklık oldu haliyle. Salim Güran bizi tehdit etmedi, ‘Allah rızası için ne biliyorsanız onu söyleyin’ dedi. Sosyal medyada tehdit diye geçiyor.

    Çocuk tanıkların dinlenmesi bitti

    Mahkeme Başkanı, öğle arası talebine, “Cumayı kaçırdık o yüzden devam” yanıtı verdi.

    Avukatlar acıktıklarını söyleyince mahkeme başkanı, “Baro yönetimi ayarlasın. Gazeteciler aç, avukatlar aç. Benim elimde yetki yok, yoksa ben ayarlardım” dedi.

    Narin’in anneannesinin ifadesi alındı

    Mahkeme Başkanı, kürsüden inerek Narin’in anneannesinin yanına geldi. Yanlarında tercümanlık yapan Jandarma personeli eşliğinde ifadesini aldı. Mahkeme Başkanı kadınlar arasındaki kavgayı sordu, anneanne de ‘Ben şahit olmadım’ dedi. Zaten çok yaşlı olan kadını daha fazla yormadan ifadeyi bitirdi.

    Melek Güran’ın sorgusu

    Salim Güran’ın eşi Melek Güran’ın sorgusuna geçildi.

    Melek Güran: Tanıklık yapmak istiyorum.

    Mahkeme Başkanı: Olay günü ne yaptınız?

    Melek Güran: Kızlarım yataklarını topladılar, kahvaltımızı yaptık. 12’de çarşıya çıktık. 2.30 saatte işimizi bitirip eve geldik. Eşim ‘açım, bir şeyler hazırla tarlaya gidecem’ dedi. Eşime yemek hazırladım. Kızlar kıyafetlerini giymiş babalarına gösteriyordu. Tam hatırlamıyorum ama 3.30 – 4 gibi eşim evden çıktı ve bir daha gelmedi. Eve başka biri de gelmedi. Enes Güran bize gelmedi. Biz de dışarıya çıkmadık. Eşimin hal ve hareketlerinden hiç şüphelenmedim.

    Mahkeme Başkanı: Eşinizin bazı yönlendirmeleri oldu mu? Emniyeti, jandarmayı yanlış yönlendirmesine şahit oldunuz mu?

    Melek Güran: Kesinlikle öyle bir şey yok, nasıl öyle bir şey yapar? Jandarmalar şahittir. 1 hafta boyunca onlarla aramadaydı.

    Mahkeme Başkanı: Kızınızın telefonundan 15.39’da WhatsApp üzerinden eşinizi aradığınız iddia ediliyor.

    Melek Güran: Yalandır.

    Mahkeme Başkanı: Nevzat ile eşinizin arası nasıldı?

    Melek Güran: Önceden iyiydi ama araba mevzusu ortaya girince konuşmamaya başladılar.

    “Baskı altında ifade verdim”

    Melek Güran: Baskı altında, şiddet altında ifade verdim.

    Mahkeme Başkanı: O ifadenle bu ifaden arasında ne fark var?

    Melek Güran: Bilmiyorum. Oğlumu getirdiler gözümüzün önünde dövdüler, beni dövdüler.

    Mahkeme Başkanı: Suç duyurusunda bulunabilirsiniz.

    Daha önce “eşim Salim Güran’dan şüpheleniyorum” diyen Melek Güran:

    “Baskı altında, şiddet altındaydı. Suç duyurusunda bulunmadık çünkü korktuk.”

    Güran ailesi avukatı: Sistematik bir işkenceden bahsediyoruz. Aileyi başvuruya zorlamamız zor, korkuyorlar. Mahkemenin suç duyurusunda bulunması gerekir.

    Nahit Eren’den sorular

    Nahit Eren, Melek Güran’a soruyor:

    + Telefonunuz var mı?

    – Hayır, yok.

    + Hediye’yi eşinizin telefonundan üç dört kere cevapsız bırakacak şekilde hiç aradın mı?

    – Hatırlamıyorum.

    Nahit Eren: “Olay günü için demiyorum. Sen Hediye’yi 3-4 defa cevapsız kalacak şekilde başka bir zaman aradın mı?”

    Melek Güran: Hatırlamıyorum.