Afrin, Suriye’nin kuzeybatısındaki stratejik bir bölge olarak yıllardır uluslararası gündemin merkezinde yer alıyor.
2018 Zeytin Dalı Operasyonu ile Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) ve Türk birliklerinin kontrolüne geçen Afrin’de, son gelişmeler dikkat çekiyor. Eylül 2025 itibarıyla Türkiye’ye bağlı silahlı gruplar ve kurumların bölgeden çekildiği bildiriliyor.
2018 Operasyonundan Afrin’e: Türkiye’nin Askeri Varlığı ve Değişimler
Türkiye, 2018 yılında PKK/YPG bağlantılı güçlere karşı başlattığı Zeytin Dalı Harekâtı ile Afrin’i kontrol altına almıştı. Bu operasyon kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri ve SMO, Afrin şehir merkezi ile ilçeleri ele geçirdi.
Bölgeye istihbarat birimleri, valilik, özel kuvvetler, jandarma, terörle mücadele ekipleri ve polis güçleri konuşlandırıldı. Ancak 2025’te yaşanan çekilme, bu unsurların kent merkezinden ve ilçelerden ayrıldığını gösteriyor.
Yerel kaynaklara göre, Türk güçlerinin çekilmesiyle birlikte 2018’den beri trafiğe kapalı olan birçok yol yeniden açıldı. Bu gelişme, Afrin’in günlük hayatına dönme sinyali olarak yorumlanıyor.
Suriye Milli Ordusu’nun (SMO) da bölgeden çekildiği belirtilirken, Türk birlikleri bazı askeri binaları Şam hükümetine veya Heyet Tahrir Şam (HTŞ) rejimine devretti.
Özerk Yönetim ve Şam Arasındaki Görüşmeler: Afrin Dönüşü İçin Ortak Komite
Afrin konusu, uzun süredir Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi ile geçici Şam iktidarı arasında müzakere edilen başlıca gündem maddelerinden biriydi. Haziran 2025’te Halep’te gerçekleştirilen resmi görüşmelerde, Afrin’e dönüşler ön plandaydı. Taraflar, Özerk Yönetim ve Şam heyetleri arasında ortak bir komite kurma kararı aldı. Bu komite, yerinden edilen Kürt nüfusun güvenli dönüşünü koordine etmeyi amaçlıyor.
Afrin’de Eğitim ve Kültürel Değişiklikler: Kürtçe Yasağı ve Türkçe Müfredat
2018 operasyonu sonrası Afrin’de Türkiye’nin etkisi eğitim sistemine de yansıdı. Bölgede yaklaşık 300 okul açıldı ve bu okullara Suriye geçici hükümetinin bayraklarının yanı sıra Türk bayrakları asıldı. Kürtçe’nin yasaklanması, kültürel baskı olarak eleştirildi. Müfredatta Arapça’nın yanı sıra Türkçe dersleri zorunlu hale getirildi, bu da yerel halk arasında tartışmalara yol açtı.
Çekilme sürecinde, bu okulların yönetimi Şam’a devredilmesi bekleniyor. Yerinden edilen Afrin sakinleri, dönüşle birlikte eğitim sisteminin normalleşmesini umut ediyor.
Afrin Çekilme Sürecinin Geleceği: Barış ve Dönüş Umudu
Türk güçlerinin Afrin’den çekilmesi, Suriye’deki genel geçiş sürecinin bir parçası olarak görülüyor. Damascus’un Eylül 2025’te açıkladığı yol haritası, Afrin’deki askeri bileşikleri boşaltmayı ve Suriye Kamu Güvenlik Güçleri’nin kontrolü ele almasını içeriyor. Bu adım, ABD destekli Sweida yol haritası ile paralel ilerliyor ve Kürt nüfusun haklarını koruma odaklı.
Ancak, çekilmenin tam anlamıyla gerçekleşmesi için uluslararası gözlemcilerin rolü kritik. Afrin’deki yerinden edilmiş nüfus, adil bir dönüş ve hesap verebilirlik talep ediyor. Suriye Afrin dönüş süreci, 2025’in en önemli jeopolitik olaylarından biri olarak tarihe geçebilir.