BİNGÖL – Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Bingöl Milletvekili Ömer Faruk Hülakü, Bingöl’ün isminin eski ve asıl ismi olan “Çewlig” olarak değiştirilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) kanun teklifi verdi.
Teklifte, ‘Türkçeleştirme’ politikalarının bir sonucu olarak yerleşim yerlerinin gerçek-öz isimlerinin yeni düzenlenen Türkçe isimlerle değiştirildiğine dikkat çeken Hülakü, binlerce yerleşim yerinin bu politikayla resmi kayıtlardan silindiğine vurgu yaptı.
Cumhuriyet’in ilk dönemlerinden kurulan komisyonlarla 30 bine yakın yerin isminin değiştiğini ve bu değişikliklerin Kürtler’in yoğun olarak yaşadığı yerlerde yapıldığını söyleyen Hülakü, şu ifadeleri kullandı:
“BİNGÖL’ÜN ASIL İSMİ ÇEWLÎG’DİR”
“Dönemin iktidarı, köy yerleşkelerinin gerçek isimlerinin kullanılmasını şiddetle yasaklamıştır. İsim değişikliklerinin çoğu, ülke genelinde azınlıkta kalan etnik grupların nüfusun çoğunluğunu oluşturduğu yerlerde ve Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde
gerçekleştirilmiştir. Yerleşim yerlerinin isimlerinin değiştirilmesi politikalarından etkilenen illerimizin biri de Bingöl’dür. Bingöl’ün asıl ismi; kültürel ve kimliksel açıdan uygunluğu tartışılmayacak kadar gerçek olan Çewlîg’tir.”
Hülakü, TBMM’ye sunduğu madde gerekçelerini ise şöyle sıraladı:
Madde 1- Bingöl isminin orada yaşayan halkın kullandığı tarihsel, kültürel ve
kimliksel olarak en uygun isimle değiştirilmesi amaçlanmıştır.
Madde 2- Bingöl iline bağlı ilçelerin isimlerinin, o ilçelerde yaşayan halkın kullandığı
tarihsel, kültürel ve kimliksel olarak en uygun isimle değiştirilmesi amaçlanmıştır.
Madde 3- Yürürlük maddesidir.
Madde 4- Yürütme maddesidir.
İDRİS BALUKEN DE GÜNDEME GETİRMİŞTİ
Eski HDP Milletvekili İdris Baluken de TBMM’ye Bingöl’ün adının Çewlîg olarak değiştirilmesi için teklif vermişti.
Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı “Demokrasi Paketi”nde eski yer adlarının iadesi konusunun gündeme gelmesiyle Meclis’e teklif sunan Baluken, şunları söylemişti:
“1980-1983 yılları arasında da Kürtçe mezra ve yayla adları sistematik olarak Türkçeleştirilmiştir. Ancak o yerleşim birimlerine yaşayan halklar kendi dillerinde kullanılagelen eski adları kullanmaya devam etmiştir. Zira bu durum, yaşanılan yerle kişinin manevi bağının bir gereğidir. İsimlerin değiştirilmesinin halk nezdinde bürokratik işlemler haricinde bir anlamı da yoktur. Öyle ki anadili Türkçe olan yerleşim yerlerinde dahi eski adlara dönme eğilimi artmaktadır.
“İSİMLER 200 YILLIK ASİMİLASYONA DİRENDİ”
Bu tarihsel süreç ve politikalardan etkilenen illerimizden biri de Bingöl ilimizdir. Tarihsel ve dilsel olarak ‘Çewlîg’ adına sahip olan ilimizin adı Bingöl olarak değiştirilmiştir. Bu yolla elde edilmek istenen toplumsal ve siyasal belleğin silinerek asimilasyona giden yolda taşların döşenmesi olmuştur. Fakat bu politika Çewlîg halkının kendi yer adlarını, dilini ve diline ait adlandırmalarına, kavramlarına sahip çıkması sonucu iflas etmiştir.
Çewlîg’in sokaklarında, evlerinde, toplumsal buluşma mekânlarında hem Zazakî hem Kurmancî hâkim olarak kullanılmaktadır. Dolayısıyla yerleşim birimlerinin isimleri, dile ait kavramlar, simgeler, semboller, cümle yapıları 200 yıllık asimilasyona karşı direnmiştir. Geldiğimiz gün itibariyle, söz konusu asimilasyon politikası Kürt halkının ulusal bilinci karşısında yenik düşmüş ve sürdürülebilir bir politika niteliğini yitirmiştir. Buradan hareketle yapılması gereken Kürt halkının halk olmaktan, coğrafik yerleşik olmasından kaynaklı tüm haklarının iadesinin bir an önce gerçekleştirilmesidir.” (ÇEWLİK.NET)