Nöbetçi Eczaneler
ÇEWLİK-NET – Kiğı Doğa Aktivistleri Bingöl’de yaban hayvanlarını avlanmasının önünü açan ihalelere tepki göstermek için bir araya geldi. Aktivistler Tarım ve Orman Bakanlığı Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü Merkez Av Komisyonu’nun Bingöl’de 2023-2024 av sezonu için altı yaban keçisi ve dört çengel boynuzlu dağ keçisi için öldürülme izni vermesine karşı çıktı.
Kiğı İl Genel Meclis Üyesi Burhan Becerikli ve Kiğı Yenişehir Mahalle Muhtarı Bülent Kurumlu’nun organizasyonuyla bir araya gelen aktivistler “Bir canlıyı öldürmenin sporu, turizmi, hobisi, ihalesi olmaz” dedi. Kiğı Doğa Aktivistleri adına basın açıklamasını okuyan Atakan Ökten, şöyle konuştu:
“Şimdi, yaşam hakları ve alanları ellerinden alınan tüm canlıların sesi olma zamanı. Çünkü yaşam hakkı bütün canlılar için pazarlık edilemez en doğal haktır. Hepimizin yaşamı bir birine bağlı. İnsan diliyle kendi haklarını savunamayan tüm canlıların sesi oluyoruz. Bu nedenle haklarını bizim dilimizde ifade edemeyen tüm canlıların sesi olmak için bir aradayız.
‘YABAN HAYVANLARI YAŞAMIMIZIN PARÇASI’
Yaşadığımız coğrafya, bitki ve hayvan varlığı yönünden zengin bir biyolojik çeşitliliğe sahiptir. Bu zenginliğimizi dikkatle ve özenle korumalıyız. Buradan yaban hayvanlarını katleden herkese sesleniyoruz. Yaban hayvanları, yaşamımızın birer parçasıdır. Onlara kıymak, yaşamımıza kıymak anlamına gelir. O nedenle yaşamımızı savunuyoruz. Sizlere müsaade etmeyeceğiz.”
BİNGÖL’DE 10, TÜRKİYE’DE 317 YABAN HAYVANI İÇİN AVLAMA İZNİ
Merkez Av Komisyonu Bingöl’de altı dağ keçisi ve dört çengel boynuzlu dağ keçisi olmak üzere 10 yaban hayvanı için öldürme izni verdi. Türkiye genelindeyse 213 yaban keçisi, 10 hatalı boynuz/şelek, iki melez yaban keçisi, 57 kızıl geyik, 17 çengel boynuzlu dağ keçisi, 17 karaca ve bir anadolu yaban koyunu için avlama izni çıktı.
DAĞ KEÇİLERİ
Dağ keçisi (Capra aegagrus) ya da yaban keçisi, Uluslararası Doğayı Koruma Birliği’nin (IUCN) Kırmızı Liste kriterlerine göre global ölçekte nesli “neredeyse tehdit altında” (NT – near threatened) olan, Türkiye’nin de dahil olduğu Akdeniz bölgesinde ise “hassas” (VU – vulnerable) durumda oldukları için nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan kritik bir tür.
Bu nedenle de 1984’ten beri Türkiye’nin taraf olduğu Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi’nin (Bern 1979) “kesin koruma altındaki türler” Ek-II Listesi’nde yer alıyor.
Dolayısıyla yaban keçilerinin her türlü kasıtlı yakalanması, alıkonması ve kasıtlı öldürülmesi yasak olduğu gibi, canlı veya cansız olarak elde bulundurulması ve iç ticareti de yasağa tabi.
Yaban keçileri ayrıca iç mevzuat dahilinde bakanlığın koruma altına aldığı hayvan listesinde yer almasına rağmen bu yıl “kırsal kalkınmaya destek” amacıyla bakanlığa bağlı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü (DKMP) tarafından av turizmi kapsamında avlanmasına izin veriliyor.
Ayrıca dağ keçileri, Kürt mitolojisinde önemli bir yere sahip ve Kürtler tarafından kutsal kabul ediliyor. (HABER MERKEZİ)